28 Ağustos 2008 Perşembe

Antibiyotikler

Antibiyotikler


Antibiyotikler orta şiddetteki bir pankreatit vakasında yararlı değildir ve sadece özel irinli komplikasyonlarm tedavisi için kullanılmalıdır.

4.Kalsiyum ve magnezyum: Şiddetli akut pankreatit nöbetlerinde gelişen hipokalsemia seri halinde kalsiyum tayinleri ile belirlenen miktarlarda kalsiyum injeksiyonlarmı gerektirebilir. Hipokalsemianm tedaviye dirençli olduğu bazı durumlarda paratiroid hülasasından damar içine her 4 saatte bir 200 ünite olmak üzere 6 kez verilmesi durumu düzelte-bilmektedir. Hipokalsemianm, yalnız kalp aritmilerine yol açabildiği için değil aynı zamanda hipokalsemia ile ölüm oranı arasında sıkı bir ilişki bulunduğu için de tanınması önem taşır: serum kalsiyum seviyesi 7.5 mg/dL'nin altında olan hastalar nadiren yaşayabilmektedir. Hipomagnezemia da bilhassa alkoliklerde olmak üzere sıklıkla görülmektedir ve serum seviyelerine bakılarak eksiğin giderilmesi gerekir.

5.Oksijen: Akut pankreatitli hastaların yaklaşık %39'unda tedaviyi gerektirecek derecede şiddetli bir hipoksemi gelişmektedir. Sıklıkla, klinik ve radyolojik belirti vermeksizin sessiz seyreder ve pankreatitin şiddeti ile orantılı değildir. Çok derin hipoksemia şiddetli pankreatitle ve özellikle bunun hipokalsemia ile birlikte olanlarında görülür. Asıl lezyon, erişkin solunum distres sendromu şeklindedir ve mekanizması iyice anlaşılamamıştır. Akciğerdeki değişiklikler vital kapasitenin azalması ve diffüzyon bozukluğu şeklindedir.

Hipoksemia her hastada akla gelmeli ve hastanın hastanede yattığı ilk birkaç gün içinde her 1 saatte bir kan gazları ölçülmelidir. PO 'nin 70 mm Hg nin altına indiği durumlarda oksijen tedavisi gerekir. Bazı hastalarda endotrakeal intübasyon ve cihazla mekanik solunum yapmak icabeder. Akciğerdeki sıvıyı

azaltmak ve arteriel oksijen satürasyonunu düzeltmek bakımından diüretikler yararlı olabilir.

6.Periton lavajı: Çok dirençli olan vakalarda periton sıvısındaki toksinleri almak için yapılmaktadır, aksi taktirde bunlar sistemik dolaşıma geçebilir. Her ne kadar kontrol grubuyla yapılan deneyler bunun yararlı olduğunu gösterememekteyse de bazı hastalar bu tedaviye cevap verir gibi görünmektedir. Periton lavajınm mutat indikasyonu 24 saatlik bir standard hastane tedavisi ile klinik bakımdan iyileşmeyen pankreatit durumlarıdır. Teknik, 1-3 gün süreyle periton diyaliz kateterin-den saat başı infüzyon halinde 1-2 L Ringer Laktat verilmesi ve eriyiğin geri alınması şeklindedir. Cevap alınırsa çoğu zaman bunun 8 saat içinde olduğu görülür. Hasta lavajdan sonra düzelirse laparotomiden vazgeçilebilir. Düzelmenin olmadığı durumlarda ise ekseriya laparotomi yapılır.

7.Beslenme: Total parenteral beslenme (i.v) pankreas uyarılmasını ortadan kaldırır ve ayrıca bir haftadan daha uzun bir süre hiç yemek yemeyen ağır hastalarda bir beslenme desteği olarak kullanılmak zorundadır. Ağızdan alınan ya da tüble ince barsağa verilen temel diyetler salgılatıcı uyarıyı önlemez. Beslenmenin hiçbir çeşidi direkt olarak pankreasın iyileşmesini sağlayamaz.

8.Diğer ilaçlar: Kontrollü gruplarla yapılan denemelerde H reseptörünü bloke eden ilaçların, antikolinerjiklerin, glukagon ve aprotinin (Trasylolün) yararlı etkisi gösterilememiştir.

B.Endoskopik Sfinkterotomi: Safra pank-reatitinde safra taşı geçici olarak Vater ampulünde yerleşir. Tablo 28-1 deki kriterlerden 3 ya da daha fazlasını gösteren bir hecmede olduğu gibi şiddetli nöbetin ilk 72 saatinde endoskopik sfinkterotomi yararlı bir tedavi olabilir.

C.Cerrahi Tedavi: Komplikasyon yapmamış akut pankreatite ameliyat genellikle kont-rendikedir. Bununla beraber şiddetli karın ağrısı olan bir hastada kesin teşhis konamadığında teşhis için yapılan laparotominin pankreatiti ağırlaştırmadığı zannedilmektedir.

Teşhis için laparotomi yapıldığında ve hafif ya da orta şiddette bir pankreatit bulunduğunda safra taşı varsa kolesistektomi ve operativ kolanjiografi yapılmalı fakat pankreasa dokunulmamalıdır. Ağır ödemli pankreatitte gastrokoiik omentum açılarak pankreasa bakılır. Bazı cerrahlar pankreas bölgesine drenler ve yıkama kateterleri koyarlarsa da biz yabancı cisimleri bu alandan uzak tutmayı tercih ediyor ve kateterleri küçük omentum boşluğundan çok bütün periton boşluğunu yıkayacak şekilde yerleştiriyoruz. Akut nöbetin erken döneminde safra kesesinin ultra-sonografik incelenmesinden elde edilen bulgulara dayanılarak pankreatit teşhisi konabilir ve hasta yemeye başladıktan kısa bir zaman sonra yapılan oral kolesistogramda mutat olarak taşlar görülür. Akut nöbet için yatırılan bu hastalarda nöbet geçergeçmez kolesistek tomi yapmak gerekir. Kolesistektominin birkaç hafta gibi daha uzun bir süre geciktirilmesi bile büyük bir sıklıkla (%80) pankreatitin tekrarlamasına sebep olur. Safra pankreatitinde hayatı tehdit eder nitelikte hecmeler görülmediğinden nöbetin erken dönemlerinde nadiren koledok teftişi (k.revizyonu) ve sfinkte-roplasti ya da endoskopik sfınkterotomi gibi bir müdahale yapılabilir.

Tıbbi tedaviye cevap vermeyen akut nek-rotizan ya da hemorajik pankreatite laparo-tomi endikedir. Nekrotik pankreas kısımları ve hayatiyeti olmayan öteki dokular alınmalı, eğer koledok tıkanıklığı varsa bunun içine T tübü konmalı ve pankreasın yanına büyük yuvarlak drenler yerleştirilmelidir. Bazı cerrahlar şiddetli iltihaplanma gösteren canlı pankreasın rezeksiyonunu tavsiye ederlerse de çoğu ameliyatın pankreasın nekrotik kısmının çıkarılmasına ve ölmüş dokuların alınmasına münhasır tutulmasına taraftardırlar. Gerçekten Whipple veya total pankreatektomi gibi bezin başının rezeksiyonunu içine alan ameliyatlara, ölüm oranı çok yüksek olduğundan rağbet edilmemektedir.

Abse, psödokist ve pankreas assiti gibi akut pankreatit komplikasyonları için yapılan ameliyatlardan aşağıda bahsedilmiştir.

Hiç yorum yok: